A Travellerspoint blog

Okugan: Dr Ambedkar and Untouchability

Christophe Jaffrelot

dr_ambedka..ability.jpg

Mahatma Gandhi'nin adını duymayanımız yoktur. Hindistan'ın yakın tarihini azıcık bilenler Nehru ve Cinnah isimlerine de yabancı değildir. Peki ya Dr. Ambedkar? İtiraf etmeliyim ki Hindistan'a gelip parkları, kavşakları, meydanları dolduran büstlerini, dükkan tezgahlarının arkasına asılmış, duvarlara yapılmış resimlerini görene kadar Ambedkar ismini duymamıştım bile. Kimdi bu Ambedkar, neden bu kadar önemliydi?

İngilizce kitap konusunda bir cennet olan Hindistan'da merakımı doyurmak için Ambedkar'la ilgili bir çalışma bulmam o kadar da kolay olmadı. Popüler zincir kitapçılarda ya da sahaflarda Ambedkar'ın konuşmalarından alıntılardan oluşan küçük bir kitapçık dışında bir çalışma bulmak mümkün değildi. Aradığımı, amaçsızca yürüdüğümüz Kalküta sokaklarında rastladığımız sosyal bilimler ağırlıklı seçkiye sahip bir kitapçıda tesadüfen buldum: Christophe Jaffrelot'un Analysing and Fighting Caste – Dr Ambedkar and Untouchability eseri.

Kitaba geçmeden, Ambedkar'ın hayatı boyunca mücadele ettiği kast sistemiyle ilgili biraz bilgi vermek isterim. Geleneksel Hindu toplumu, doğum ile belirlenen dört ana kast ve bu kastların dışında kalan “dokunulmazlar”dan oluşuyor. En üst sınıfı oluşturan Brahminlerin Yaratan'ın ağzından/başından çıktığına inanılıyor ve bu kast –kutsal– bilginin koruyucusu sıfatıyla ilk sıraya oturtuluyor. Yaratan'ın göğsünden çıktığına inanılan ve savaşçılık, yöneticilik görevlerini üstlenen Kshatriyalar, Brahminlerden bir alt kademede yer alıyor. Onların altında yer alan ve işi ticaret olan Vaisyaların çıktığı yer ise Yaratan'ın beli. En alttaki kast olan ve şaşırtıcı olmayan bir şekilde Yaratan'ın ayaklarından çıktıklarına inanılan Şudralar ise işgücünü oluşturuyor. Temizleyici, deri işleyicisi, cenaze görevlisi gibi pis olduğuna inanılan işlerle uğraşanlar ise bu kast sisteminin dışında tutuluyor ve “kast dışındakiler” ya da –kast mensupları onlara dokunmak istemedikleri için– dokunulmazlar” olarak adlandırılıyorlar. Tüm kastlar ve dokunulmazlar kendi içlerinde yaptıkları işlere, toplumda üslendiklere işlevlere göre alt sınıflara, yani “jati”lere ayrılıyor. Sayısı binlerle ifade edilen jatiler, aynı kasta dahil olan arasındaki sosyal sıralamanın da belirleyicisi oluyor.

Jaffrelot, romantik bir biyografi yazmaktan ziyade Ambedkar'ın “dokunulmazlık”ı yok etmek konusundaki çalışmalarını ve Hindistan'ın sosyal ve siyasi dönüşümünü incelemek üzere hazırladığı kitapta, Ambedkar'ı Ambedkar yapan geri planı, ülke tarihindeki ilk doktora sahibi dokunulmaz olan Ambedkar'ın eğitim ve meslek yaşamını, dokunulmazlık ile ilgili görüşlerinin nasıl geliştiğini, dokunulmazlığı yok etme yönündeki stratejilerini, başkanlığını yaptığı anayasa hazırlama komisyonundaki rolünü incelemekle kalmayıp 1956'da ölen siyasetçinin bugünkü siyasetteki yerini de irdeliyor.

Kitapta ilgimi en çok çeken kısım, Jaffrelot'un Amberkar'ın kast sistemiyle mücadele konusunda daha etkin bir yol belirleyebilmek için sistemi nasıl analiz ettiğinin irdelendiği bölüm oldu. Ambedkar'ın kullandığı “derecelenmiş eşitsizlik” (graded inequality) kavramı, esasen kast sisteminin yok edilmesinin neden çok zor olduğunu izah için geliştirilmiş olsa da Türkiye ya da Hindistan gibi gelişmekte olan ülkelerdeki ya da bu ülkelerle gelişmiş ülkeler arasındaki eşitsizlikleri anlamaya da yardımcı olabilir. Ambedkar'a göre derecelenmiş eşitsizliğin gözlemlendiği toplumda ezilen ve geri bırakılan gruplar, ezilmişliklerini sona erdirmek için kendilerinden aşağıda olanlarla birleşip ezenlere karşı bayrak açmazlar, çünkü ezilmelerine neden olan mevcut sistem aynı zamanda onların da alt grupları ezmelerine imkan vermektedir. Diğer bir deyişle Kshatriyalar, Vaisyalarla bir olup Brahminlerin ezici konumunu yıkmaya uğraşmazlar çünkü bu mücadele Kshatriyaların ikincil statüsünün de yok olması ile sonuçlanabilir. Bu durumda altında ezecek, üstünlük taslanacak hiç kimse olmayan en alttakiler dışında herkes sistemin korunması için çalışır.

Hindistan'dan vizemizin son günü olan 4 Nisan'da ayrılacağımız için resmi tatiller arasında yer alan 14 Nisan'daki Ambedkar'ın doğum günü kutlamalarını göremeyeceğiz. Dokunulmaz oylarını almak için şimdiden 14 Nisan programlarını açıklamaya başlayan siyasi partilerin de katkısıyla kutlamaların pek şaşalı olacağından emin olsam da, Arundhati Roy'un deyişiyle Batılı ülkelerin aksine “dış sömürgesi olmadığı için kendi içindeki doğal ve insani kaynakları sömürerek gelişen Hindistan'da” bu sömürüden en çok etkilenenlerden dokunulmazların bugünkü durumunun Babasaheb Ambedkar'ı memnun edeceğinden şüpheliyim.

Barış Pala

Posted by acikbilet 22:45 Archived in India Tagged books

Email this entryFacebookStumbleUpon

Table of contents

Comments

Kıskanmadım desem yalan olur; gezin gezin gezin.....Sevgilerrrrrr....

by annemineli.blogspot.com

Comments on this blog entry are now closed to non-Travellerspoint members. You can still leave a comment if you are a member of Travellerspoint.

Login